Rüzgar haziran ayında üç yaşını doldurdu ve ben bugünlerde kreş
arayışındayım. Hem heyecanlı hem de şaşkınım. Çevremdekilerin geçmiş kreş
deneyimlerini duyunca şöyle bir kulak kabartırken buluyorum kendimi. O okulda
ne olmuş, burada neler yapılmış, öğretmenler nasılmış… Yakınlarımın tecrübelerine
önem veriyorum. Ama söz konusu olan çocuğumun ilk okul tecrübesi ise kendi
kriterlerimi belirlemem ve ona göre bir yol izlemem gerektiğini düşünüyorum.
Çünkü ebeveynlerin beklenti ve öncelikleri birbirinden oldukça farklı
olabiliyor.
Geçen gün bu konuda sohbet ederken, bir arkadaşım onun için
en önemli şeyin sınıfların geniş ve ferah olması olduğunu söylerken bir diğeri
dini eğitim veren bir okulu tercih edeceğini söyledi. Beklenti yelpazesi o
kadar geniş ki, öncelikli olarak sizin bu yelpazenin neresinde olduğunuzu
belirlemeniz gerekiyor. Ben kreşleri gezerken nelere dikkat ediyorum? Öncelikli
olarak müdürün işinin başında olmasını önemsiyorum. Gezdiğim okullardan birinde
müdürün dışarıda olduğunu ve öğretmenlerin bilgisayar başında, çocukların ise
kendi kendine oynadığını görünce bu benim için olumsuz bir puan oldu. Müdürün
bilgi ve tecrübesi, işine duyduğu saygı kurumun da kalitesini belirler diye
düşünüyorum.
Okulun fiziki şartları önemli elbette. Çocukların rahat
hareket edebileceği sınıflar var mı? Bina düz ve geniş alanlardan mı oluşuyor? Öğrenci
sayısı ile oda genişliği uyumlu mu? Isınma sistemi iyi mi, güvenliği iyi
sağlanıyor mu? Çocukların nefes alabileceği bir bahçe, yeşil alan var mı?
Yemekhane bazı kreşlerde binanın alt katlarında ve rutubetli olabiliyor. Kullanışlı
bir bina, ferah, ışık alan kullanım alanları, göz boyamak için konulan çeşitli oyuncaklardan
ya da süslü püslü gösterilen sınıflardan daha önemli benim için.
Bunun yanı sıra, genel anlamda temizlik, özellikle tuvaletin,
mutfağın hijyenik olması her aile için önemlidir diye düşünüyorum. Okulu
gezerken, bu alanları görmek, kullanılan malzemeleri bilmek, yiyeceklerin sağlıklı
olup olmadığını anlamak açısından önemli. Hemen hemen her okul ziyarete
gittiğinizde yemek listesini veriyor. Yemek listesinde şekerleme, çikolata,
hazır meyve suyu görmemek benim için olumlu bir puan oluyor.
Yapılan etkinliklere göz atmak da fikir verecektir. Etkinlikler
çocukların yaratıcılığını destekliyor mu, düşünmeye sevk ediyor mu? Oyuncak
odaklı bir oyun anlayışı mı var? Televizyon izleniyor mu? Bu soruların yanıtı
beni tatmin edebilmeli.
Bütün bunlar bir yana benim için en önemli kriter belki de
temizlik ve güvenlikten sonra öğretmenin özellikleri olacaktır. Ailesinden,
güvende hissettiği ortamdan ayrılıp ilk kez okul tecrübesini yaşayacak bir
çocuk için öğretmen hayati önem taşır. İleriki yıllarda okulu sevip sevmemesi,
ne kadar istekli gideceği belki de ilk okul tecrübesine bağlı olacaktır. İlk
görüşmeye gittiğinizde kısacık bir tanışma esnasında öğretmeni tanıyabilmek çok
kolay olmuyor. Ama geçmiş okul tecrübesi, ne kadar süredir o okulda çalıştığı
öğrenilebilir. En güzeli öğretmeni sınıfla birlikte gözlemleyebilmek olur elbette. Öğretmenin şefkatli ve sabırlı olması, tecrübesi önemli ama benim için önemli olan bir diğer şey de çocukların
farklılıklarını fark edip ona göre bir yol izleyebiliyor mu? Kendi alanlarını
oluşturmalarına izin veriyor mu? Kurallar çocukların hayatını kolaylaştırmak ve
birbirlerinin haklarına saygı göstermeleri için mi koyuluyor yoksa öğretmenlerin
rahatını sağlamak için mi? Okul ziyaretlerim esnasında bir okulda öğretmeni
tanımak istediğimi söylediğimde, öğretmenlerin henüz sezon açılmadığı için
sürekli orada olmadığını öğrendim. ‘Veliler öğretmeni tanımadan mı kayıt
yaptırdılar?’ diye sorunca ‘Ooo öyle herkes öğretmeni tanımaya kalksa kayıt
alamayız’ cevabını aldım. Öğretmeni tanımadan, en azından iki çift laf etmeden
kayıt yaptıran velilerin, kayıt yaptırırken neyi baz aldığını merak ettim
doğrusu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder